Yine konsepti yok sayıp gidebildiğim bir yerin yazısı ile
size merhaba diyorum. Çok sıcak, değil mi? Biz de bu haşlanma günlerinde
gidilse gidilse kuzeye doğru gidilir deyip Saint Petersburg’a doğru vurduk
kendimizi!
Saint Petersburg, Çar I. Petro tarafından kurulmuş bir
şehir. Biz kendisini Deli Petro adıyla bilsek de Ruslar kendisine Büyük Petro
diyorlar. Gerçi Türk olarak bataklığı şehir haline getirmeye çalışan birine Deli
dememiz normal, neyse ki Petro’nun vizyonu bizimkinden daha genişmiş.
İskandinavya’dan gelen saldırılara karşı kale olacak şekilde kurulan şehir,
dönem mimarisinin en güzel ve en Avrupai şekilde yansıdığı bir yer olmuş.
|
Bina taşıyan Atlas'lar her yerde. Kahrolsun Aristokrasi! |
|
Büyük ve Deli Petro |
Tarihi falan geçip direkt turistik yönlere odaklanmak
istiyorum bu sefer. Saint Petersburg, yani Санкт-Петербург, diğer adıyla Petrograd, diğer adıyla
Leningrad gerçekten de çok güzel bir şehir. Mimari olarak hayranlık
uyandırıyor, adamlar yememiş içmemiş bina yapmışlar. Ancak maalesef bir turist
olarak keyif almadığım bir şehir oldu.
|
Tek "dislike" diyen ben değilim. Saray da saray gerçi. |
Bildiğiniz gibi yazın kuzey ülkelerinde Beyaz Geceler olur. Yani hava kararmaz, kararsa da çok geç kararır ve erken aydınlanır. Bu her
zaman çok mitsel gelmiştir bana ama gerçekliği varmış. Gerçek beyaz geceleri
2-3 haftayla kaçırmış olsak da havanın gece 1’de kararması ve 3’te aydınlanmaya
başlaması çok acayip bir konsept. Gece 12’de yemeğe çıkmak gibi değişik
alışkanlıklar kazandırıyor insana. Ayrıca gün bitmediği için geç kalma hissi de
yaşamıyorsunuz.
|
Gece 10 |
|
Gece 11 |
|
Gece 12 |
|
Gece 01 |
|
Gece 02 |
|
Gece 03 |
Neden sevmediğime gelecek olursak, insanlarını sevmedim
sanırım. İngilizce bilen birini bulmak şans, güleryüz görmek ise daha büyük bir
şans. Ayrıca inanılmaz pahalı! Hani turistik yeme-içme, hediyelik eşya
kısımlarını geçtim, kıyafet falan da acayip pahalı ve Rusların bu şehirde
yaşamak için nasıl paralar kazanması gerektiğini düşünmek ürkütücü. Doğal
olarak her an “oğlum şunu satsak köşe oluruz, şuraya bir dükkan açsak zenginiz”
kafasında dolaşıyorsunuz. Şehrin kalbi olan Nevski Prospekt yani Nevski Caddesi, dünyanın dört bir yanındaki ünlü markaları ve bizim unuttuğumuz Naf Naf, Chevignon gibi nostaljileri sunuyor, tabii parasını çıkarabilirseniz.
|
1.000 lira kendisi. Gerçi versen verilir (?) |
Saint Petersburg bir müze ve saray şehri. Yekpare dev
binaların üçte biri saray, üçte biri de müze ya da kilise. Ancak bu müzelerin
en ünlüleri dışında diğerlerinde herhangi İngilizce bir kelime bulmak imkansız.
Bu yüzden, örneğin Rus Edebiyatı Müzesi’ne giderseniz hayal kırıklığı
yaşayabilirsiniz. Zaten müzeyi bulmanız bile şans, Kiril olmayan herhangi bir
tabelaya rastlayamazsınız.
|
Kadraja sığmayan Kazan Katedrali |
Yine de tabii dünyanın en güzel müzelerinden biri olan
Hermitage müzesini unutmamak lazım. Müze, kışlık sarayla birleşik,
beraberce geziyorsunuz. Müzenin mücevherat, Faberge yumurtaları falan
sergilenen kısımları ise Topkapı Sarayı’nın harem dairesi gibi ekstra ücrete
dâhil. Bu noktada dipnot olarak müzelerin hediyelik dükkanlarının
şehirdekilerden daha ucuz olduğunu eklemek gerekiyor.
|
Hermitage & Kışlık Saray. İmparatoriçe Elizabeth tarafından yaptırılmış. Bayağı iyi vakit geçirmiştir herhalde. |
Şehrin bir diğer önemli binası ise Dökülen Kan kilisesi.
Kremlin’den alışık olduğumuz renkli mimariyi burada da görüyoruz. Suikaste
uğrayan çarın anısına bu ismi almış. Çarşamba günü kapalı olmak gibi değişik
bir durumu olduğu için gezemedik ama içerisinde boya olmadığı, tüm iç mekanın
mozaikle kaplı olduğu söyleniyor. Dışındaki işlemeler bile acayip güzel, her
yerinde farklı freskler, mozaikler var. Yine buranın yakınında hediyelik eşya
pazarı gibi bir şey var, normal bir matruşkaya 60 lira, bir rozete 20 lira
ödemek istemiyorsanız uzak durun.
Yeme içme mevzuuna gelecek olursak, en ucuz mekanlar doğal
olarak Subway, Mc Donald’s gibi yerler. Ortalama bir restoranda yemek 25
liradan başlıyor. Dışında menü olan, bu menülerde de İngilizce yazan yerleri
tercih edin. Gerçi İngilizce menü olsa bile sipariş vermeniz yine zor olabilir.
Dediğim gibi, menüleri iyi inceleyin, zira ortalama bir kahvecide basit bir
kahveye 20 lira verebilirsiniz.
|
Keyif yapma konusunda belli bir ünümüz var tabii... |
Şehrin en sorunsuz tarafı ulaşım sanırım. Ancak bunun için
yanınızda güzel bir ulaşım ve metro haritası taşımanız şart. Gerçi metro rahat,
duraklar Latin harflerinde ve düzenli olarak gösteriliyor ancak otobüs ve
troleybüs için harita gerekiyor. Bindiğinizde ücreti görevliye ödüyorsunuz, çok
pahalı olmayan tek şey de ulaşım. Görevliye sormaya çalışmayın zira çoğu
biletçi deli teyze kıvamında ve sizi anlamayacaktır.
|
Retroysanız cennetiniz Petersburg'dur. |
Bu kadar kötülemenin anlamı yok tabii, güleryüzlü ve
yardımcı olmaya çalışan insanlar da göreceksiniz. Sadece saklanıyorlar. Ya da
sarhoşlar. İnsanlar gerçekten sabah 7’de falan içmeye başlıyorlar. Özellikle
erkeklerin çoğu sarhoş dolaşıyor ama zaten çok fazla erkek yok. Rus kızları
ezici üstünlük içerisinde. Şimdi burada aslında çok da güzel olmadıklarını
anlatırdım ama nasılsa “kıskançlıktandır” diyeceksiniz, gerek yok. Ama tüm
şehir bayağı kötü giyiniyor, onu söyleyebilirim.
|
Güzel şeyler hrhangi bir vitrinde de çıkabilir karşınıza. |
Büyük Sovyet devrinin izlerini aramaya geldiyseniz üzülürüm
sizin için, zira sosyalizm ancak hediyeliklerde yaşıyor. Saint Petersburg artık
global markalara ait. Turist olarak sizin göreviniz de oraya maksimum parayı
bırakmak.
Eğer gidecekseniz otel seçiminde dikkatli olun. Birincisi
doğal olarak oteller de çok pahalı, ikincisi bütün binalar eski model olduğu
için tuvaletler falan ortak. Uzun araştırmalar sonucu normal fiyatlı ve banyosu odada
bir yer buldum ki yolculuğun en güzel tarafı oteldi sanırım. İnternet
bağlantısı konusunda sıkıntı çekeceğinizi de sanmam. Pek çok yerde şifreli ve
şifresiz pek çok ağ bulunuyor.
Şehir hakkında söylenecek daha çok şey var ama aradığını
bulamamış turist olarak yazacak keyfim yok pek. Gömecek paranız varsa gidin ama
benim kafada bir turistseniz Saint Petersburg’u erteleyebilirsiniz.
|
Rusya garip bir yer |
Bildiğiniz gibi Rusya’ya vize kalktı. Direkt ya da aktarmalı
pek çok uçuş bulabilirsiniz. Ancak benim tavsiyem, AeroSvit ile gitmeyin.
Uçaklar fena. Gerçi Rus havayollarınınki de daha iyi değildir diye tahmin
ediyorum. Bu arada Pulkovo havalimanı dış hatlar bölümünün tavanı 2,5 metre! Ağzına kadar dolu terminalde sinir krizleri geçirebilirsiniz. Neyse, 2014’te Türk firması yenileyecekmiş. Atatürk’e inince binaya sarılmak
isteyebilirsiniz.
Şehir çok güzel, içindekiler olmasa… En iyisi ben
gidemediğim, hayalimdeki yerleri yazmaya devam edeyim.
Dünyanın gidemediğim başka bir köşesinde buluşana kadar, winter is coming!
Bu gidipte görülen yerlere sabit bir etiket verilsede bizde aramayla kolayca hepsini birden okuyabilsek keşke :)
YanıtlaSilbu perşembe günü saat 3 de uçağım buraya gidiyorum ve havaalanını türk firması yeniliyecekmiş yazmışınız işte bende yenilemeye gidiyom oraya :D çalışmaya gitmeden araştırma yapmak istedim gideceğim yer hakkında 3 ay kalacam rus kızları yardımcı olur umarım oraya uyum sağlamam için :D
YanıtlaSilHanımefendi, gönülsüz de olsa verdiğiniz bilgiler ve Blogunuz için teşekkür ederiz.
Silbu arada "Adsız" 26 Aralıkda biz eşimle geliyoruz, alanı çabuk bitirin :-)
Gönülsüz demeyelim, üzerinden vakit geçince güzel anılar akılda kalıyor hep. Bu arada gidiyorsanız Du Nord isimli pastanede kahvaltı ya da çaya gitmenizi kesinlikle tavsiye ederim. Petersburg günlerinin en güzel hatırası orası oldu mesela :)
SilTeşekkürler verdiğiniz bilgiler ıcın uçakla ne kadar trenle kaç gün sürer
SilUçakla 3 buçuk saat kadar sürüyor. Trenle dediğiniz İstanbul'dan tren mi? Öyle bir opsiyonunuz olduğunu pek sanmıyorum, en son İstanbul'dan herhangi bir yere tren yoktu. Olunca da Rusya'ya gidilir mi, kaç gün sürer bilemiyorum. Moskova'dan tren soruyorsanız o da 3 - 3 buçuk saat sürüyor.
SilTrabzondan gemi ile soci Soçi den petersburg a varmış dediler
YanıtlaSilTrabzondan gemi ile soci Soçi den petersburg a varmış dediler
YanıtlaSilMalesef o bilgi bende yok, Google daha yardımcı olabilir ama Sochi ile St. Petersburg arasındaki yol doğudan batıya 2 Türkiye kadar neredeyse, hatta şimdi Rus tren yolu sitesinden baktım, 40-45 saat arasında.
Silİlginize teşekkür bakalım ekim Kasım gibi tren olayı aklımızda çok soğuk olur diye çekiniyoruz
YanıtlaSilİlginize teşekkür bakalım ekim Kasım gibi tren olayı aklımızda çok soğuk olur diye çekiniyoruz
YanıtlaSil